Op.Dr. Banu Çiftçi
yükleniyor...
Randevu için
0(533)687 25 23

Zamanından önce doğan prematür bir bebeğin yaşam sınırı, akciğerlerin olgunlaşmasına göre belirlenir. Bebek ne kadar erken doğarsa, akciğer olgunlaşması o kadar az olacağı için hayatta kalabilme ihtimali azalır. Doğumda akciğerler, şekil, yapı ya da fonksiyon olarak olgunlaşmadıysa, bebekte solunum sıkıntısı olur ve kuvözde solunum desteği gerektirir.

Solunum sistemi gelişimi şekilsel, yapısal gelişme ve surfaktan üretimi şeklinde ikiye ayrılabilir. Şekil olarak solunum sistemi bir ağacın dallanmasına benzer ve dallanma anne karnında basamaklar halinde gelişir. Önce taslak bir ağaç ve salgı bezleri oluşur. Daha sonra buna kanal yapımı eklenir ve dallanmış ağaca benzeyen solunum sistemi, hava yollarıyla uçtaki hava keseciklerinden oluşur.

İnsan akciğeri (sağ ve sol lob)

Doğumda erişkindeki hava keselerinin %15 i oluşmuştur. 8 yaşında ise tam olgun halini alır.

İnsan akciğeri (sağ ve sol lob) ve hava kesecikleri

Solunum sistemi gelişiminde amniyon sıvısı çok önemlidir. Örneğin; böbreklerin doğuştan gelişmediği durumlarda, hiç idrar yapımı olmayacağı için, amniyon sıvısı olmaz. Bu durumda solunum sisteminin gelişiminin her 3 evresinde de sorun yaşanır. Aynı şekilde gebeliğin 20. Haftasından önce, zarların yırtılmasıyla suyu gelen hastalarda da, genel olarak akciğer gelişiminin tüm evrelerinde sorun yaşanır. 24. Haftadan sonra oluşacak, erken zar yırtılmaları yani su gelmesi durumunda ise, solunum sisteminin gelişim evreleri büyük oranda tamamlandığı için, bu etki azalır.

Soluk verme sonrasında akciğerdeki hava keselerinin büzüşüp sönmemesi için havayla temas eden yüzey, surfaktan adı verilen bir madde ile kaplıdır. Bu madde özelleşmiş, tip 2 akciğer hücrelerinde yapılır. Surfaktan üretimi, 24-26. Haftadan sonra başlar ve erken doğan bebeklerde bu madde, yaşamda kalış sınırını, hayata tutunma sınırını belirlemede çok önemlidir. Özel hücrelerde üretilmiş olan surfaktan, hücre içinde tutulur. Doğumla beraber, ilk solukta, hava kesecikleri havayla dolunca, hücrede tutulan bu madde salınır ve hava keseciklerinin yüzeyini kaplayarak, sönmeyi engeller. Bebeğin ilk nefesiyle, sıvıyla dolu olan hava keseciklerine hava girer ve hava sıvıyla yer değiştirir.

Erken doğum tehdidi olan gebeliklerde, doğum, çeşitli kasılmaları durdurucu ilaçlarla, en az 24 saat ertelenmeye çalışılır. Bunun sebebi, bebeğin akciğerlerinde surfaktan yapımını artırmak üzere bir ilaç uygulanmasıdır. Kortizon içeren bu ilaçlar, doğumdan en az 24 saat önce uygulanmış olursa, akciğer gelişimini hızlandırır ve bebeği yaşama hazırlar. Bebek doğunca uygulanabilecek bir diğer tedavi de surfaktanın dışarıdan ilaç şeklinde verilmesidir ve bu yöntemlerin, akciğer gelişimini hızlandırmadaki başarısı kanıtlanmıştır.

Doğumdan sonraki birkaç dakika içinde bebeğin ağlaması, etkin, soluk alıp verdiğinin bir göstergesidir. Solunum kasları anne karnında çok erken dönemde gelişir ve bebek soluk alıp verme hareketleri yapar. Henüz 11. Gebelik haftasında izlenebilen bu göğüs kafesini açıp, kapama hareketi, bebeğin oksijenlenmesinin iyi olduğunun bir kanıtıdır. Ultrason sırasında denk gelebilirsiniz.