Op.Dr. Banu Çiftçi
yükleniyor...
Randevu için
0(533)687 25 23

Anne karnında ya da yeni doğmuş bir bebeğin kanında görülebilecek, mikroplara karşı oluşturulmuş maddelerin hemen tamamı anneye aittir. Yani bebek henüz kendi bağışıklık sistemi oluşmadan, annenin vücudunun daha önce karşılaştığı tüm mikroplara karşı korunur.

Bunun tek istisnası, bebeğin anne karnında, annenin ilk defa geçireceği bir enfeksiyona maruz kalmasıdır. Bu durumda anne de bebek de, mikroplarla savaşmak üzere kendi antikorlarını oluşturmak zorunda kalır. Bazı mikroorganizmalar, ilk defa karşılaşıldığında, annede hafif bir grip gibi atlatılırken, anne karnındaki bebekte ciddi sakatlıklara sebep olabilir. Gebelikte geçirildiğinde bebeği etkileyen enfeksiyonlar Bu nedenle, annenin gebelik öncesi bağışıklık durumunu bilmek özellikle kızamıkçık gibi enfeksiyonlarda çok önemlidir.

Normalde bir mikroorganizma vücuda girdiğinde, savunma sistemimiz olan bağışıklık sistemi  tarafından, önce immunglobulin M daha sonra da kalıcı olan immunglobulin G adlı savunma maddeleri oluşturulur. Bunlara antikor denir. İmmunglobulin M plasentadan geçmezken, İmmunglobulin G geçer ve anneden alınan bu hazır antikorlar bebeği hem anne karnında, hem de doğduktan sonra, ilk 6 ay kendi savunma sistemi yapana kadar korur. Bu geçiş daha çok doğuma yakın son 4 haftada olduğu için, gebelere belirli aşıların uygulanması bebeğe hazır kalkan sağlayacaktır. Gebelikte aşılar 

Yenidoğan bir bebekte, yaşamın 6. ayından sonra başlayan kendi savunma sistemi, 3 yaşından sonra tam olarak olgunlaşmıştır. İlk 6 ay anneden geçen antikorlar korumaktadır. Anne karnındaki bebekte, ya da yeni doğan bebeğin kanında İmmunglobulin M tipi antikorlar izlenmesi, rahimde geçirilen bir enfeksiyonu düşündürür.

Bağışıklık sisteminin bir diğer önemli savunma maddesi de immunoglobulin A tipi antikorlardır. Bebeğin ilk sütü olan kolostrumla anneden hazır olarak aldığı bu immunoglobulin A tipi antikorlar, bebeği bağırsak enfeksiyonlarına karşı koruyucudur.